Nöralterapide segmental ve derin enjeksiyonlar

Nöralterapide ilk lokal tedavi uygulanır. Lokal tedavinin etkisiz olduğu durumlarda segmental tedavi uygulanır.

Lokal tedavinin etkisiz olduğu durumlarda segmental tedavi uygulanır. Segment tanımı dermatomla aynı değildir; segment dermatomu kapsar. Segmental tedavinin esası, herhangi bir irritasyonun segmentin tamamında veya bir bölümünde refleks cevap vermesi ve medulla spinalis üzerinden yol bularak periferden organa ve organdan perifere bir etkileşimin meydana gelmesidir (kutaneo visseral refleks hattı).

HEAD ve MACKENZİE hastalıklı bir organın, düzenli ve sınırları kesin olarak belirlenmiş cilt ve cilt altı zonlarda çeşitli reaksiyonlar yarattığını izlemişlerdir. Buradan hareketle herhangi bir organın, bedenin belli bir yüzeysel bölgesi ile kutaneo visseral refleks kanalları aracılığı ile iletişimde olabileceği sonucuna varmışlardır.

İnsan bedeni, servikal bölgede 8, torakal bölgede 12, lomber bölgede 5 ve sakral bölgede 5 tane olmak üzere toplam 30 segmente bölünebilir. Bu zonlara “Head Zonları” denir.

Bir segment içinde bulunan tüm oluşumlar birbirleriyle ilişki içindedirler. Bu nedenle segment içinde ortaya çıkacak bir engel veya uyarı sadece sorunlu bölgeyi değil, tüm segmenti etkileyecektir. Nöralterapide bu mekanizmadan yararlanılmaktadır.

Örneğin bir segmente yapılan quadel veya periost uyarısı sadece uygulama yapılan yerle sınırlı kalmayıp, segment içinde bulunan organ, adale ve diğer tüm yapıları da olumlu olarak etkilemekte ve o bölgenin kanlanmasını artırmaktadır.

Segment ayrıca diagnostik açıdan da önemlidir. Yapılan palpasyon ile gözlenen renk değişiklikleri ve adalelerin tonus durumu, organ ve eklemlerin fonksiyonları hakkında bize bilgi vermektedir.

Hatta o alan içindeki bozucu alanlar da, bölgesel cilt ve cilt altı değişiklikleri yapabilirler. Başarılı bir tedavinin sonucunda, segment içindeki tonus ve turgorda da düzelme ve iyileşme görülür.

İrrite olmuş segmente yapılan prokain enjeksiyonuyla, membran polarizasyonu sağlıklı hale getirilerek, refleks hatlarındaki patojen iletiler ortadan kaldırılır ve normal iletinin oluşması sağlanır. Böylece tüm vejetatif işlemler optimal fonksiyonlarına geri dönerler.

Derin enjeksiyonlara örnek olarak ise sakroiliak eklem enjeksiyonu verilebilir.

Segment uyarısı sonrasında, hastanın şikayetlerinde artış olması durumunda akla üç şey gelmelidir:

1. Yapılan uyarı sayısı fazladır

2. Sorun bu segmentten ziyade farklı bir yerdedir

3. Bozucu alan araştırması yapılmalıdır

Dikkat!!

Birkaç damla prokaini doğru yere kullanmak, litrelerce ilaç kullanmaktan daha anlamlı ve etkilidir.

Yapılan her uygulamadan 24 saat sonra hasta kontrol edilmeli ve yakınmalarda ortaya çıkan değişiklikler kayıt edilmelidir. Tedaviye cevap alınıyorsa, hastalık iyileşinceye kadar segmental uygulamaya devam edilmelidir. Eğer tedaviye cevap alınamıyorsa hastanın anamnezi tekrar gözden geçirilerek, hastalığın zamansal ilişkisi yeniden değerlendirilir. 

Kaynakça: https://www.noralterapi.com/